- 4 Temmuz 2024
- 4,180

Ramazan geldi, hoş geldi! Bir ay boyunca Ramazan sofrası için hem önerilerimiz olacak hem de tariflerimiz olacak. Önce iftariyeliklerden başlayalım. NTVRadyo'nun Acı Tatlı Mayhoş programcısı Aylin Önay Tan yazdı.
Eskiden iftariyelik, kahveden önce bir ikindi kahvaltısı şeklinde olurmuş. İftariyeliklerle oruç açıldıktan sonra kahve içilir, namaz kılınır ve biraz ara verdikten sonra asıl iftar yemeğine geçirilmiş.
Günümüzdeki uygulamada iftariyelikler oldukça abartılıyor ve oruç bozmak için ufak tadımlık lokmalar yerine neredeyse kocaman bir sofra halini alıyor. Arkasından da çorba, etli yemek, pilav, börek, tatlı derken iftar yemeği ifrata kaçabiliyor.
Bu hem sağlıksız hem de işin özüne aykırı. Dolayısıyla ben ifratsız iftar diyorum ve ziyanı da önlemek için iftariyeliklerin kısıtlı tutulmasını öneriyorum. Şöyle bir tadımlık tatlı bir lezzet için bir iki kaşık reçel, bir hurma, birkaç parça peynir, zeytin yeter.
Eskiden çok değişik iftariyelikler de varmış, hatta Ramazan için sofrada havyar bile olurmuş. Bugün bu tür havyar, mumlu balık yumurtası gibi deniz ürünleri artık iftar sofrasında yer almıyor, unutulmuş gitmiş. Bir başka unutulup giden ise yumurtalı yemekler.
Eskiden arada muhakkak bir sahanda yumurta tarzı, ıspanaklı yumurta, kıymalı ya da pastırmalı yumurta, hatta hurmalı yumurta gibi bir yumurta yemeği de olurmuş. Hatta Ramazan ayının on beşinde yapılan soğanlı yumurta yemeği de meşhurdur. Elbette bu kadar çok yemeği ardı ardına yemek çok da sağlıklı değil.
